Fosil Yakıtlardan Yenilenebilir Enerjiye: Hindistan’ın Enerji Stratejisi
Küresel Covid salgınıyla başlayan enerji alanındaki değişimler Rusya-Ukrayna çatışmasıyla birlikte farklı bir boyut kazandı ve AB başta olmak üzere devletler fosil yakıtlardan hızlıca kurtulma yoluna girdiler. Fakat İsrail-Hamas çatışması ve Husilerin Kızıldeniz enerji geçişine vurduğu darbeyle birlikte ABD başkanlık seçimlerinde Donald Trump’ın koltuğa geri dönmesi tüm planları altüst etti. Neticede AB öncülüğünde Avrupa devletleri enerji dahil birçok planını yeniden revize etmek zorunda kalacak. Batıda bu plansız yaklaşım şimdilik devam ederken Asya’da çok farklı bir pencere uzun zamandır bu fırsatı bekliyor.
Raşit Kırkağaç
G20 ülkeleri arasında enerji sektörü açısından bana göre elinde büyük fırsatlar barındıran Hindistan, Başbakan Narendra Modi önderliğinde fosil yakıt denklemini dengelemeye çalışıyor. Her ne kadar 2022 enerji krizinde fosil yakıt teşvikleri bir miktar artmış görünse de Hindistan 2014’ten bu yana fosil yakıt teşviklerini yüzde 59 oranında azaltarak birçok büyük ekonomiye kıyasla önemli bir reform gerçekleştirdi.
2023 YILI HİNDİSTAN ENERJİ POLİTİKASINDAKİ ZORLUKLAR
2022 yılındaki enerji kriziyle birlikte tüm dünyada olduğu gibi Hindistan da bazı acil eylem planlarını devreye soktu. Yaşanan enerji krizi kapsamında özellikle 2023 yılında hükümet petrol ve gaz sektörüne önemli destek sağladı. Petrol ve gaz sübvansiyonları 2023 yılında yüzde 63 arttı.
Hindistan, 2023 yılında toplam birincil enerji arzının yüzde 45’ini oluşturan kömürle güçlenmeye devam ediyor. Enerji ve sanayi sektörlerinden gelen artan talebi karşılamak için ülke, pahalı kömür ithalatına yöneldi ve 2023 mali yılında koklaşmayan kömür ithalatı hacim olarak yüzde 20 artış gösterdi. Bu, 2015 mali yılından bu yana kaydedilen en yüksek büyüme oranı oldu. Sonuç olarak, kömür ithalat faturası 2023 mali yılında 47 milyar dolara ulaştı ve bu rakam, 2022 mali yılına göre yüzde 68’lik bir artışı temsil etti. Verilere bakıldığında bu durumun nedeninin özellikle elektrik üreticileri ve çelik üreticilerinin maliyetlerini azaltmak için atılmış bir adım olduğu görülebilir.
OLUMSUZLUKLARA RAĞMEN ENERJİDE HİNDİSTAN NEREDE?
Yukarıda bahsettiğimiz tüm bu verilere bakıldığında Hindistan’ın hala fosil yakıtlara bağlı bir enerji üretim ve tüketim trendinde olduğunu görebilirsiniz. Fakat fosil yakıtlara ve özellikle kömüre olan bağımlılığına rağmen bu durumdan kurtulmak için önemli çalışmalar ve yatırımlar yapıyor.
RE-Invest 2024 Zirvesi açılışında Yenilenebilir Enerji Bakanı Pralhad Joshi, özel şirketlerle birlikte bankalar ve finans kuruluşlarının 2030 yılına kadar Hindistan’a 384 milyar dolar finansman sözü verdiğini ifade etti. 2023-2024 bütçesi ‘yeşil büyüme’ gündemi kapsamında enerji geçişi ve net sıfır hedefleri için 4,4 milyar dolar tahsis edildi. Yapılan açıklama ve finansman sözüyle birlikte 2014 yılında 75 GW olan yenilenebilir enerji kapasitesinin 200 GW seviyesini geçtiğini de unutmamak gerekiyor.
30 Eylül itibarıyla ülke kurulu gücü yaklaşık olarak 453 GW civarında ve bu gücün yüzde 48,08’i (217,65 GW) kömürden gelirken onu yüzde 20,05 ile (90,76 GW) güneş, yüzde 11,49 (52,01 GW) ile hidroelektrik, yüzde 10,46 (47,36 GW) ile rüzgar, yüzde 5,61 (25,41 GW) ile petrol ve gaz, yüzde 2,5 (11,33 GW) ile biyoyakıt ve yüzde 1,81 (8,18 GW) ile nükleer takip ediyor. Tüm bu verilerde kömürle birlikte fosil yakıtların Hindistan enerji karmasında yüzde 53,96 pay ile 243,06 GW’lık bir kapasiteye sahip olmasına rağmen Hindistan, 2023-2024 yılları arasında sisteme 18 GW’lık bir yenilenebilir enerji kapasitesi ekledi. 2030 yılına kadar hedeflenen rakam ise 500 GW olarak öngörülüyor. Bu kapasiteye ulaşılması için mevcut kurulum oranının en az 3 katına çıkarılması gerekiyor.
Yenilenebilir enerji kapasitesinde ilk 5 eyalete bakıldığında, ilk sırada 29 bin 569,88 MW’la Rajasthan yer alırken onu, 27 bin 534,53 MW’la Gujarat, 21 bin 481,14 MW’la Tamil Nadu, 18 bin 689,14 MW’la Karnataka ve 16 bin 83,35 MW’la Maharashtra izliyor. Bu 5 eyaletin ülkenin batısında sıralandığını da unutmamak gerekir. Hidro kapasitesine sahip ilk 5 eyalete bakıldığında ise ilk sırada 10 bin 281,02 MW’la Himachal Pradesh yer alırken onu 4 bin 35,35 MW’la Uttarakhand, 3 bin 689,20 MW’la Karnataka, 3 bin 360 MW’la Jammu ve Keşmir ve 3 bin 47 MW’la Maharashtra izliyor.
COP29’DA VERİLEN MESAJ
COP29’da konuşan Çevre Bakanı Kirti Vardhan Singh, Hindistan’ın yenilenebilir enerji kapasitesinin 2014 yılına kıyasla üç katına çıktığını ifade etti. Singh, Bakü’de yaptığı konuşmada emisyon yoğunluğunun azaltılması ve fosil yakıtlara dayalı olmayan kurulu elektrik üretim kapasitesi konusunda 2015 NDC hedeflerine 2030’dan önce ulaştıklarının altını çizdi. NDC, Paris Anlaşması kapsamında her ülkenin ulusal iklim eylem planlarını ifade eder. Bu kapsamda Hindistan’ın NDC planları 2030 yılına kadar GSYİH’sının emisyon yoğunluğunu 2005 seviyelerine göre yüzde 33 ila 35 oranında azaltmayı ve 2030 yılına kadar toplam elektrik enerjisinin yüzde 40’ını fosil yakıt bazlı olmayan enerji kaynaklarından elde etmeyi içeriyor. Hindistan’ın tüm bu sürdürülebilir enerji çabalarına bakıldığında son iki senede bazı sorunlar yaşansa da ciddi şekilde ilerleme kaydedildiği görülüyor.
TÜRK ŞİRKETLERİNİN YENİ ROTASI HİNDİSTAN PAZARI OLUR MU?
Türk şirketlerinin yenilenebilir enerji yatırımlarına bakıldığında son yıllarda özellikle Doğu Avrupa ve ABD’de önemli atılımlar yaptıkları gözlemleniyor. Fakat Trump’ın yeniden başkan seçilmesi ve fosil yakıtlara olan düşkünlüğü ABD ve AB yenilenebilir enerji politika ve finansmanını etkileyebilir. Bu sebeple Hindistan, Türk enerji şirketleri için önemli bir alternatif pazar olabilir çünkü ülkede hala ciddi derecede fosil yakıttan enerji üretimi gerçekleşiyor. Hal böyle olunca hükümet de bu durumun değişmesi için elinden gelen her türlü planlamayı ve teşviki masaya sürmeye devam ediyor/edecek. Hindistan’da güneş başta olmak üzere rüzgar enerjisi yatırımları öne çıkıyor. Gujarat, Rajasthan ve Tamil Nadu gibi eyaletlerde büyük güneş enerjisi projeleri devam ediyor.